15 Haziran, 2009

kucuktum sonra muhendis oldum


Kucukken hep kadin olmak isterdim. Hayatin her zaman icin daha kolay olacagini dusunurdum. Kadinlara toplumun verdigi ayricaliklar yurtta kalirken onlarin daha onceden yemek almasini kizlarla erkekleri birbirinden ayirmak icin muduriyet tarafindan uygulanan bir taktik olarak degil bir ayricalik olarak dusunurdum. Iki goz yasi ile kirginliklari gidermek, buyuk suclarin uzerini ortebilmek bana cok buyuk bir lutuf gibi gorunurdu. Fiziksel olarak da dar omuzlar, gorece kucuk gogus kafesi, renkli saclar yumusak yuz hatlari bir erkekten daha cok bir kadinin isine yarardi. Ama benim icin en onemli olan da talep eden degil talep edilen olabilmekti. O zamanlar ben kizlarin hayalini kurup onlara yaklasmayi, hislerimi gostermeyi planlarken her zaman onume bir engel cikar ve onlara yaklasamazdim. Cevremdeki insanlar arasinda klasik bir ezik profili cizmeyip kavgalar edip, hararetli tartismalara girsem sonunda bir de afilli kufur savurup, son sozu soylesem de hep karsindakinin yanina gitmek ve talep etmenin zorlugunda bulundum. Onunde sonunda bir sey istiyorsun! Gonlunu vermesini. Gidip derdini anlatsan bile sonrasi zaten muallakta. Okul cevresinde tur atanlari izlemekten ve yasca buyuk olanlardan dinlediklerimizden baska birsey yok. Is ilerlese zaten, olayin ne zaman bir tatli egzersizden, dergilerde gordugumuz akrobatik hareketlere gectigi tam bir muamma. Eksik kaldim ve zamaninda ogrenemedigim seyler hanesine bir cizik daha attim.

Sakalasan erkekli ve kadinli gruplar gorunce kiskaniyorum. Insanlarin birbirne kur yapmasina tahammul edemiyorum, sadece oradan cekip gitmek istiyorum. Ben bu yeteneklere sahip olmadigim icin talep edemedigim, istenilmedigimi dusunuyorum. Istenilmedigimi dusundukce asilesiyor kabalasiyorum. Ya sahneyi terkediyor ya da ortamin tum atmosferini bozmak, ilgiyi ustume cekmek icin ortami kaosa surukluyorum, enerjiyi artirip vahsilesiyorum. Artik sesimi bile kontrol edemeyecek bir hale gelip aciktan aciga bagirmaya basliyorum. Yuksek sesle kahkahalar atip bagira cagira espriler yapiyorum. Iyice dusup, rezillesiyorum. Onceleri insanlara komik gelen seyler, artik basitlesmeye basliyor. Bayagilasiyorum, bayagilastikca kendimden nefret ediyorum. Hirslaniyorum, sinirleniyorum baskaldiriyorum kaderime. Bir tek ben miyim insanlarin burada oynadigi sacma oyunu gorebilen diye arkadaslarimdan bile soguyorum. Hor gormek de derdime deva olmuyor. Aglamak istiyorum ama dayanacak bir omuz bulamiyorum. Sahneden inip bir bira daha istiyorum. Bu sahnenin basinin benim sonumu getirecegini bildigim icin de bu gruplardan nefret ediyorum.

Talep edilmek bundan dolayi daha kolay. Sadece orada durman bile baskalarinin ilgisini cekmeye yetecek birsey. Seksi olmasan, karizmatik olmasan bile gozunu bir suzsen karsindaki Adem olacak, Mecnun olacak. Hatta cok siradan gozuksen, kolay oldugun ilgiye ihtiyacin oldugu dusunulerek daha cok isteneceksin. Ama Adem olmak cok yorucu. Hele icinde Havva varsa cok daha yorucu. Hem asik olmak. hem sevmek hem de kendi haline bakip hayran olmak cok yorucu. Karsindakinin aklini celmek icin yapilan kucuk oyunlar da bana zevk vermiyor. Oyunu oynayan ben oldugum icin zevk vermiyor. Ben de herkes gibi cabalamak istemiyorum.

Elimi atmak degil benim elimi tutmalarini istiyorum. Zor lan bu isler.

3 yorum:

EyLüL Kızı dedi ki...

Kadınlar içinde o denli basit olduğunu sanmıyorum. İnsana olamadığı şey çok daha kolay geliyor herhalde. Bende hep erkeklerin işlerinin daha kolay olduğunu düşünürdüm mesela ama işler o şekilde yürümüyor.

Adsız dedi ki...

Ben bir kadınım. Ve -alınma ama- aynı mallığa sahibim. Sormuyor değilim, neden böyleyim diye? Çok basit, olmayınca olmuyor.

Adsız dedi ki...

Şu an sevgilim olan çocuğun peşinden aylarca koşmuş biri olarak 'vay amk benden daha başkaları da varmış' dedim:)